Film Gibi? Amerikalı Gencin İstanbul’da Kapkaç ile BaÅŸlayan AÅŸk Hikayesi
|Bilgisayar mühendisi olacaktı, kendisini bir balıkçıda buldu.
Önce bir kıza, sonra hayatının ÅŸokunu yaÅŸadığı İstanbul’a aşık oldu.
Hayatı bir film senaryosu gibi yeniden yazılan Amerikalı Omar Munir’in ÅŸimdi 2 çocuÄŸu var ve ülkesine dönmek istemiyor.
Haber-Kamera: Gül KABA-Ömer HASAR /İSTANBUL, (DHA) – AMERİKA’dan 4,5 yıl önce İstanbul’a tatile gelen Omar Munir’in hayatı Beyazıt’ta uÄŸradığı kapkaç sonucu tamamen deÄŸiÅŸti. Ülkesine dönemeyince Kadıköy’de bir balıkçıda iÅŸe baÅŸlayıp Karadenizli Goncagül ile hayatını birleÅŸtiren ve iki çocuk sahibi olan Omar, ‘Sevgi için Türkiye’de kaldım’ dedi.
Amerika’da William Paterson Üniversitesi Bilgisayar MühendisliÄŸi son sınıf öğrencisi Omar Munir, 5 arkadaşıyla 4,5 yıl önce tatil için İstanbul’a geldi. Bir gece saat 2’de Beyazıt’ta gezmek için dışarı çıkan Munir, 3 kiÅŸi tarafından kapkaça uÄŸradı. O günden sonra bütün hayatı deÄŸiÅŸen, 23 yaşındaki Omar, Türkiye’ye yerleÅŸip Kadıköy’de bir balıkçı dükkanında çalışmaya baÅŸladı ve Artvinli Goncagül ile evlenip biri 1,5 yaşında İbrahim diÄŸeri ise 2 aylık Zeynep adında iki çocuk sahibi oldu. Hayatında daha önce hiç çalışmadığını ve Amerika’da maddi durumun iyi olduÄŸunu söyleyen Omar, yeni hayatını ve o gün yaÅŸadıklarını anlattı.
‘KONSOLOSLUK 20 GÜN BEKLEMEMİ SÖYLEDİ’
Çantasını çalan kiÅŸilerin Arapça konuÅŸtuÄŸunu belirten Omar, ‘Pasaportumu vermelerini, paramı, telefonumu almalarını söyledim ama vermediler. Sonra otele dönüp arkadaÅŸlarıma durumu anlattım, Türkçem yetersiz olduÄŸu için polise kendimi anlatamadım. Birkaç gün sonra Amerikan KonsolosluÄŸu’na gittim. Bana 20 gün beklememi söylediler’ diye konuÅŸtu.
ANNESİNİN CENAZESİNE GİDEMEDİ
Bu süre zarfında arkadaÅŸlarının Amerika’ya döndüğünü dile getiren Omar, ‘Kimlik ve pasaportumu bulmak için uÄŸraşırken annem Amerika’da hastalandı ve vefat etti. Bana haber geldi, havalimanına gidip beni göndermelerini istedim. Vizem ve giriÅŸimin olduÄŸunu söylediler ama kimliÄŸim, pasaportum olmadığı için gidemedim. 15 güne kimliÄŸim gelecekti fakat annemin cenazesi iki gün bekledi ben gidemeyince defnettiler’ ifadelerini kullandı.
‘AMERİKA’DA RAHAT BİR HAYATIM VARDI’
Amerika’da rahat bir hayat sürdüğünü ve 18 yaşına kadar hiç çalışmadığını söyleyen Omar, ‘Eskiden çok yaramazdım, hayat benim için heyecan doluydu. İnsanlar benim pasaportumu çaldırdığıma inanmadı. Annem bana para gönderirdi ama vefat edince para gönderemedi. Benim de param bitti. Kaldığım otelde çalışan bir kiÅŸi bana çalışmam gerektiÄŸini söyleyerek Kumkapı’daki Balıkhane’ye yönlendirdi’ dedi.
‘TÜRKÇEYİ KELİME KELİME USTAMDAN ÖĞRENDİM’
Balıkhane’ye gidip iÅŸe baÅŸlayan Omar, önceden çok para harcadığı için piÅŸmanlığını dile getirerek ‘O zaman havalar soÄŸuktu hatırlıyorum gece saat 2’ydi kar yağıyordu, hayatımda ilk defa çalıştım. Ellerimi buza soktum, ellerim dondu o zaman bittim. ‘İnsanlar nasıl çalışıyor bu nasıl bir hayat, o kadar parayı boÅŸa harcamasaydım, keÅŸke o para ÅŸimdi olsaydı’ dedim. Sonra bu balıkçıya geldim, patronuma ben ‘baba’ diyorum. Çünkü bana o kiÅŸi babalık etti. Üşüyordum bana mont verdi, Türkçeyi kelime kelime ustamdan öğrendim, daha sonra ben İngilizce konuÅŸuyordum eÅŸim Türkçesinde yardımcı oluyordu, hayat böyle devam etti’ diye konuÅŸtu.
‘SEVGİ İÇİN TÜRKİYE’DE KALDIM’
Çalışma arkadaÅŸlarıyla baÄŸlarının çok güçlü olduÄŸunu söyleyen Omar Munir, ‘Buradaki çalışan abiler beni o kadar seviyor ki aile gibiyiz. İşe gelmeyeyim, izinli olayım arkadaÅŸlarımı özlüyorum. Herkes birbirine çok baÄŸlı. Bu duygularımı anlatamam, sevgi için Türkiye’de kaldım’ ifadelerini kullandı.
‘EŞİMLE İLK DEFA GOOGLE TRANSLATE’DEN KONUÅžTUK’
Eşi Goncagül ile iş yerinde tanıştığını ve evlenmek istediğinde ilk başta babasını ikna edemediğini belirten Omar, şöyle devam etti:
‘Karşımızdaki dükkanda annesi çalışıyordu. EÅŸimde Yalova Üniversitesi’nde okuyordu. Onu, izin alıp annesinin yanına geldiÄŸinde gördüm. Çay içiyordu, ustama ‘orada bir kız var, çok hoÅŸuma gitti’ dedim. Sonra peçeteye İngilizce ‘seni bekliyorum, buluÅŸup çay içmek istiyorum,gelebilir misin’ yazdım. 10 ayrı peçeteye yazdım, burada bir hayatım olamaz,gideceÄŸim diye dokuzunu sildim attım, son yazdığım ona ulaÅŸtı. O zaman ÅŸimdiki hayatımı kabul etmiyordum. Goncagül geldi, iskelede çay bahçesi var, biz ilk defa google çeviriden konuÅŸtuk, saat akÅŸam 20.00’di. Sonra buluÅŸmaya devam ettik, bir gün geldi evlenmek istedim. Babasını ikna edemedim. Babası bana ‘sen Amerika’dan geldin,Müslüman deÄŸilsin’ dedi. Ben de ‘anne ve babam Pakistanlı, Müslümanım ama Pakistan’a hiç gitmedim’ dedim. Annesi beni iyi tanıdığı için nikahımız oldu, hayatımı kurmuÅŸ oldum.’
‘ABLAM İKİ KERE AMERİKA’DAN BENİ ALMAYA GELDİ GİTMEDİM’
Ablasının Amerika’da doktorluk yaptığını ve kendisini almak için iki kere Türkiye’ye geldiÄŸini söyleyen Omar, ‘Ablam bana ‘iÅŸini bırak gel, burada ne iÅŸin var’ dedi. Bizim maddi durumumuz Amerika’da çok iyiydi. Babam mühendisti ama çok önceden vefat etti, annem ise orada bir üniversitede öğretim üyesiydi. Ablam daha sonra tekrar geldi, gitmedim. Havalimanında bana ‘sen benin için öldün, ben de senin için’ dedi. Ondan sonrada ne arayan var ne de soran’ ifadelerini kullandı.
‘BALIÄžI SEVİYORUM, İŞİMİ DE SEVEREK YAPIYORUM’
4 yıl içinde iÅŸi çok iyi öğrendiÄŸini aktaran Omar, ‘Ustalarım, ’20 yıllık balıkçılar senin kadar iyi olamaz, iÅŸi iyi kaptın’ diyor. Balığı seviyorum, iÅŸimi de severek yapıyorum. Tezgah yapmak, balık satmak hoÅŸuma gidiyor. İnsanlar kokudan çok rahatsız oluyor, ben de ilk geldiÄŸimde rahatsız oldum sonra balıkları sevmeye baÅŸladım.BaÅŸka bir iÅŸ de buldum gitmedim’ diye konuÅŸtu.
‘BÖYLE BİR HAYATIMIN OLACAÄžINI HİÇ TAHMİN ETMEDİM’
Balıkçı tezgahında her iÅŸi yaptığını söyleyen Omar, ‘Ustalarım bana ‘joker’ der, her yerde çalışabilirim. Böyle bir hayatımın olacağını hiç tahmin etmedim. Yarın ne olacağı hiç belli deÄŸil. Ben baÅŸka bir hayatın hayalini kuruyordum. Annem hep ‘sen çalışamazsın çünkü geç kalkıyorsun, akÅŸam geç geliyorsun’ derdi. KeÅŸke o hayata geri dönseydim çok ÅŸey düzeltebilirdim’ dedi.
‘KARADENİZLİLER ÇOK HIZLI KONUÅžUYOR’
EÅŸim memleketi Artvin’e gittiÄŸini ve çok sevdiÄŸini anlatan Omar, ‘Karadeniz çok güzel yaÅŸanabilinecek bir yer, sadece sineklerden rahatsız oldum. Karadenizliler çok hızlı konuÅŸuyor. Kayınpederime gidiyorum ‘uÅŸak gel buraya’ diyor. Bazen konuÅŸmalarını anlayamıyorum’ ifadelerini kullandı.
HAYATI VE PARANIN KIYMETİNİ TÜRKİYE’DE ÖĞRENDİM
Bir gün Amerika’ya dönerse orada da balıkçılık yapmayı düşündüğünü belirten Omar,’Gidersem, Türkiye’den balık alıp orada satmayı düşünüyorum, lokantada da açabilirim. Amerika’da böyle tezgah yapan yer yok. Burada hayatı, paranın kıymetini ve daha birçok ÅŸeyi öğrendim. Eskiden gözüm çok yüksekteydi. Sadece kendimi görüyordum. Åžu anda öyle deÄŸilim düzenli bir hayatım var. Bu iÅŸi bırakamam,seviyorum. Kar yağınca balığa çıkmak buzları ellemek hoÅŸuma gidiyor. Ellerim donuyor ama hoÅŸuma gidiyor’ diye konuÅŸtu.